Haydi, otobüsle Dedeağaç’a gidiyoruz!

Herkese merhabalar,

Vizemin süresi dolmadan, biz de bir Yunanistan programı yapalım dedik. Bunca senedir yaz tatillerini genelde yazlıkta geçirmeyi tercih ediyoruz. Geri kalan dönemlerde de ağırlıklı olarak daha uzak mesafedeki yerlere gittiğimizden, bir baktık bir kere bile İpsala Sınır Kapısı’ndan geçip de Yunanistan’a gitmemişiz. 

Önümüzde ufak bir engel vardı, o da şirket aracımız olduğu ve şirketin, aracı yurt dışına çıkarmamıza müsaade etmemesiydi. Çünkü Dedeağaç’a gitmek için en çok duyduğumuz ulaşım şekli, sınırdan araçla geçmekti. Sonra dedim biz de otobüsle gideriz, çünkü neden olmasın 🙂 Gelin görün ki neredeyse çoğu blog’ta – benim denk geldiğim – Yunanistan’a hep arabayla nasıl gittikleri anlatılmış ve otobüsle ilgili pek bilgi yok. Öyleyse ben de üzerime düşeni yapıyor ve sizlere otobüsle nasıl gidiliyor, onu anlatıyorum. Hazırsak başlayalım?

Otobüsle Dedeağaç’a nasıl gidilir?

Öncelikle bizim Dedeağaç dönüşü yazlığa geçme planımız vardı. O sebeple Keşan Otogar’dan binecek şekilde bir planlama yaptık (Sınırdan önceki son otogar orası) ancak bu yazı İstanbul’dan gitmek isteyenler için de uygun olacaktır. 

İçerikte yer alan markalar, restoranlar vs kesinlikle #reklam değil, ben araştırırken karşıma direkt obilet.com çıkınca ben de biletleri orası üzerinden almaya karar verdim. Site tek bir firma değil, bir çok firma için bilet opsiyonlarını sunuyor. Böylelikle bizler de saatlerimize uyan, gidişte ayrı dönüşte ayrı seyahat firmasını denemiş olduk. Tabi ki siz illa ki bu siteden alacaksınız diye bir şey yok. Firmaların kendi sitelerinden yada bu şekildeki başka aracı sitelerden bilet alabilirsiniz. Ancak ben bu yazıda sadece kendi deneyimlerimizi anlatacağım. 

Biz biletlerimizi satın alırken ne olur ne olmaz diye de ücretsiz iptal seçenekli aldık. Tabi ki siz böyle almak zorunda değilsiniz, böylelikle kişi başı ekstra 150 – 200 lira da ödememiş olursunuz. Keşandan kişi başı gidiş dönüş yaklaşık 1800-2000 civarına geldi (bu iptal seçeneği ile birlikte) ama İstanbul’dan da yine benzer fiyatlara gidip dönebilirsiniz bence. (Normalde fiyatlarda sanıyorum ki İstanbul yada Keşan’dan binişler tek yön 100-200 TL civarında fark oluyor.)

Seyahat günü geldi çattı – Dedeağaç’a gidiş:

Seyahat günü ise aracımızı park edip Keşan Otogar’ına geçtik.  Otobüsümüz 5 dk gecikmeli olarak geldi ve hemen hareket etti. Biz Yunanistan’a giderken Lilian Express’e ait bir otobüsle geçtik.

Otobüse bindikten sonra ilk durağımız İpsala Sınır Kapısı. Sınır Kapısına geldiğimizde otobüsten inip yurt dışı çıkış harç pulunu makineden alıp, pasaport kontrolü sırasına giriyorsunuz. Burada atlamak istemediğim bir nokta var, zaten çoğunluk araba ile geçtiği ve onların kontrolü arabada yapıldığı için pasaport kontrolünde öyle bir sıra vs olmuyor gördüğüm kadarıyla. Ardından otobüsün olduğu yere geçtik. 

Biz pasaport kontrolüne giderken hiç bir eşyamızı yanımıza almadık. Zaten bavullar vs daha doğrusu otobüs genel olarak oradaki görevliler tarafından kontrol ediliyor ve öyle geçiyoruz. Giderken tek tek bavullara bakılması gibi bir durumla da karşılaşmadık. Kontrolün ardından otobüse tekrar biniyoruz ve hop Türkiye-Yunanistan Sınırından geçerek Yunanistan’daki kontrol noktasına varıyoruz. 

Bir önemli not daha, çünkü bu uğurda çok kavgalar yaşandı 😀 Otobüslerin gişesi ayrı olduğu için, araçlarla birlikte sıra beklemiyorlar, ayrıca geçiyorlar. Bunu kabullenmek istemeyen araçlardaki şöförler ve yolcular onların hakkını gasp ediyoruz sanıp sürekli olay çıkartıyorlar ancak OTOBÜSLERİN GİŞELERİ AYRI. Fakat bazen onların önünden sağdaki/soldaki gişeye geçerken önlerine geçiyoruz sanıp gerginlik çıkıyor, şimdiden hazır olun 😀

Yunanistan’da ise aracın içindeyken pasaportları topladılar ancak sonrasında bizi araçtan indirdiler, o arada küçük bir market/cafe gibi bir alan var dilerseniz oradan bir şeyler alabilirsiniz. Sonra pasaportlarımız teslim edildi ve tekrar yola koyulduk. 

Bu arada bizim kullandığımız otobüsler Selanik’e kadar gidiyor, ben Dedeağaç diye anlatıyorum ama siz Selanik’e, Kavala’ya, İskeçe’ye de bu otobüslerle gidebilirsiniz. Yaklaşık 40 – 45 dk’lık bir seyahatin ardından Dedeağaç’a varıyoruz. Lilian Express, Dedeağaç’ın meşhur caddesi olan Dimokratias Caddesi üzerinde sizi indiriyor.  Böylelikle Keşan Otogarı’ndan 11:40’ta başlayan yolculuğumuz 14:00’e doğru yani 2 saat 40 dakikada Dedeağaç’ta bitti.

Bu firma ile dönüş yapacakları da yine aynı noktadan alıyor. 

Tatil bitti – Dedeağaç’tan Dönüş:

Dönüşte ise Özikizler Turizm’in aracı ile döndük. Onun durağı ise Dedeağaç Limanı’nın orada yer alan otobüs durağı. Biz hem durağa erken gittik hem de ben mesajla onlara ulaşıp konumu önceden teyit ettim. 

Otobüs saati 14:15’ti, yukarıda bahsettiğim gibi, otobüsümüz Selanik’ten geliyor, ancak tam kalkış saatinde durağa gelmişti. Bizim gibi çok erken gidip beklemeye hiç gerek yok. Çünkü beklenen alanda çok fazla gölge yok:) Yanlış hatırlamıyorsam da saat 16:10 gibi de Keşan Otogar’ına varmıştık. Dönüşte yol çok kalabalık değildi. Yalnız TR sınırında rastgele 2 bavulu kontrol ettiler, bavullardan biri de benimkiydi 😀 Şans 🙂 

Sonra da tekrar otobüse bindik ve geldik. Aslında düzen aynı şekilde ilerliyor. Yunan tarafında pasaportları topluyorlar, toplu geri getiriyorlar. TR’de ise siz inip pasaport kontrolden kendiniz geçiyorsunuz. 

Otobüsle gelirken, Yunan tarafında pasaportlarınızın gelmesini beklerken Duty Free’ye uğrayabilirsiniz

Bu arada Lilian’ın otobüsünü Özikizler’e doğru biraz daha konforlu bulduk. 

Otobüsle gitmenin artıları/eksileri:

1.si Arabayla gittiğinizde, Dedeağaç içerisinde ulaşım konusunda çok daha özgür olabiliyorsunuz.  çünkü güzel plajlara gitmek için toplu taşıma çok da uygun bir seçenek değil. Detaylarını instagram’da şu videoda anlattım, bakabilirsiniz:

https://www.instagram.com/reel/C9iBry6gcen/?utm_source=ig_web_copy_link&igsh=MzRlODBiNWFlZA==

2.si otobüs saatleri biraz ters olabiliyor, o sebeple arabayla giderseniz çok daha esnek bir program yapabilirsiniz.

3.sü de alışveriş konusu çünkü arabayla gitmiş gibi rahat alışveriş yapmanız bence çok mümkün değil. Aslında otobüse alınan bagaj miktarında bir sıkıntı yok da, taşıması dert olabilir:)

Bunlar daha çok dezavantajlı kısımlarıydı, avantajlı kısımları da şöyle:

Otobüsün gişeleri ayrı olduğu için zaman zaman 8-10 saati bulan sınırda bekleme süreleri, otobüsler için söz konusu değil, özellikle tatil dönemlerinde daha rahat bir opsiyon olabilir. Araç için sigorta vs işleri ile de uğraşmanız gerek kalmıyor ve tabi ki arabayı siz kullanmadığınız için yorulmuyorsunuz.

Bana kalırsa, arabayla gitmeyip otobüsle gidilecekse, Dedeağaç’ta bir araç kiralamak çok daha iyi olabilir. Böylelikle hem istediğiniz her yere gidebilir, gönlünüzce gezebilir hem de sınır kapısında yoğun dönemde sorun yaşamamış olursunuz. 

Eğer bir gün otobüsle seyahat ederseniz yada etmişseniz, siz de kendi yorumlarınızı, deneyimlerinizi bizimle paylaşırsanız çok seviniriz. 

Bu yazımızı da Dedeağaç’ın meşhur simgesi olan Deniz Feneri ile sonlandıralım 🙂

Diğer yazılarda görüşmek üzere:)

 

Bu arada uçak dışında farklı alternatiflerle otobüs/tren yolculuklarını seviyorsanız, belki trenle Bulgaristan’a gittiğimiz seyahatin yazısı ilginizi çeker 🙂

Trenle Bulgaristan’a gidiyoruz!